ALİ SEMERKANDİ HAZRETLERİ 19.07.2019 16:54:56

Anasayfa/ Makaleler

ALİ SEMERKANDİ HAZRETLERİ

         Selçuklular ve Osmanlı Devleti'nin kuruluş devirlerinde, Çoğu Ahmet Yesevi’nin talebeliğini yapmış birçok alim ve arif kişiler Anadolu’ya gelip, bu beldelerin İslam toprağı olması için çok gayret etmişlerdir. Bunlardan birisi de, -bugün İran’da kalmış olan- İsfahan’da doğup (M.1320) büyüyen, hayatının son dönemini ise Ankara'nın Çamlıdere beldesinde yaşayarak orada vefat edip, orada defnedilen Ali Semerkandi Hazretleri’dir. ‘Büyük velîler’ arasında sayılan Ali Semerkandi’nin babasının ismi Yahyâ olup, hazret-i Ömer'in soyundandır.

        Ali Semerkandi Hazretleri çok zekî ve pek akıllı olduğundan, daha çok küçük yaşlarında Kur'ân-ı Kerîm’i ezberledi. Genç yaşında; tefsîr, hadîs, fıkıh ve tasavvuf ilimlerinde pek yüksek derecelere kavuştu. Mekke-i Mükerreme, Medîne-i Münevvere, Şam, Kudüs, Irak, Semerkand, Çamlıdere gibi pekçok beldelerde İslâmiyeti öğretmek, emr-i mârûf nehy-i münker yapmak, Allahü teâlânın emir ve yasaklarını bildirmek için dolaştı. 

         Ali Semerkandî, memleketinde tahsîlini tamamladıktan sonra, Mekke-i Mükerreme’ye gitti. Kâbe’de yıllarca imâmlık yaptı. Orada, insanları Ehl-i sünnet îtikâdına uygun bir îmân ile yaşamaları, ibâdetlerini sünnet-i şerîfe uygun yapabilmeleri için çok çalıştı. Daha sonra Medîne-i Münevvere’ye geldi. Orada Hz Muhammed’in (sav) türbesinde yedi sene kadar ‘türbedârlık’ hizmetinde bulundu. Gördüğü bir rüyadan sonra Anadolu'ya gitmesi gerektiğini anladı ve hemen harekete geçti. 

       Ali Semerkandî, bugünkü Ankara'nın Çamlıdere havâlisine geldi. (Çamlıdere'nin eski ismi ‘Şeyhler’ olup, bu zâta izâfeten verilmişti.) Buradaki insanların irşâdı, Allah-ü Teâlâ’nın emirlerini bildirmek, yasaklarından sakındırmak için yıllarca çalıştı. Pek çok talebeleri oldu, bütün gayreti İslâmiyeti yaymak içindi.

        Bulunduğu bölgeye ilk geldiği günlerde, köylülerin sığırlarını otlatacak çobanları yoktu. Arıyorlardı, fakat çobanlığa kimse yanaşmıyordu. Ali Semerkandî hazretlerinin de büyüklüğünü anlamış değillerdi. İnsanların bu sıkıntısını gören Ali Semerkandî onlara; "Sığırlarınızı otlatabilirim. Bu işten dolayı sizden ücret talep etmiyorum." dediği rivayet olunur.

      Yine rivayet edilir ki: O târihlerde Osmanlı pâyitahtı olan Bursa'da bir çekirge âfeti oldu. H Çekirgeler her tarafı kaplamış, mahsûlleri ve çiçekleri harâb etmişlerdi. Bu âfetten kurtulmak için, zamânın zirâatçılarından çâre soruldu. Yapılan bütün araştırmalardan bir netice alınamayınca, âlimlere ve velîlere haber gönderilerek, “bu çekirge âfetinden kurtulma çâresinin ne olduğu” soruldu. Bu haber, Çamlıdere'de yaşayan Ali Semerkandî'ye de ulaşınca Ali Semerkandî Hazretleri, dağda asâsıyla çıkardığı sudan bir miktarını Bursa'ya gönderdi. Bu suyu, haşerâtın bulunduğu bölgeye dökmelerini tenbih etti. Suyu Bursa'ya götürdüler. Çekirge âfetinin bulunduğu bölgelere azar azar döktüler, çok kısa bir zaman içinde çekirgeler kayboldu. Mahsûller, bitkiler, çiçekler çekirgelerin istilâsından böylece kurtuldu.  
        Pâdişâh, Bursa'nın çekirgelerden kurtulmasına vesîle olan Ali Semerkandî'yi Bursa'ya dâvet etti. Ali Semerkandî Bursa'ya geldiğinde, Pâdişâh ona çok izzet ve ikrâmlarda bulundu. Pek fazla iltifât edip, Bursa'da kalmasını arzu etti. Fakat Ali Semerkandî, nâzik bir ifâdeyle Bursa'da kalamıyacağını, fakir insanların bulunduğu -geldiği- bölgede kalmak istediğini bildirdi. Bunun üzerine Pâdişâh, bir istekte bulunmasını arzu etti. Ali Semerkandî de; "Çamlıdere havalisindeki tebaanız çok fakirdir. Onları, askerlik ve toprak kirâsı mükellefiyetinden muaf tutmanızı arzu ediyorum." Ricasında bulundu. Pâdişâh derhâl bir ferman yazdırarak, bundan sonra “Çamlıdere havâlisinde bulunan kimselerin askerlik yapmayacağını ve toprak kirâsının alınmayacağını...” bildirdi. O günden, İstiklâl Harbi sıralarına kadar Çamlıdere bölgesinden vergi alınmadı ve askere giden olmadı. Bütün pâdişâhlar, o fermana riâyet ettiler. Ayrıca, "Çekirge Suyu" ismi ile meşhûr olan sudan zaman zaman alınarak, çekirgelerin zarar yaptığı bölgelere götürülür oldu. Bu su; hâlen Çamlıdere'nin kuzeyinde, Gerede'nin doğusunda, Eskipazar'ın güneyinde bulunmaktadır. 


       Çamlıdere'de Ali Semerkandî'nin külliyâtında bulunan bu fermânın bâzı maddeleri şöyledir:

1) Çamlıdere'de bulunan Müslümanlar, Şeyh Ali Semerkandî hazretlerinin mânevî evlatlarıdır.

2) Yine bu bölgenin halkına askerlik mükellefiyeti yoktur.

 3) Toprak kirâsından muaf tutulacaklardır.

4) Çekirgeleri yok eden Sığırcık suyu, Şeyh Ali Semerkandî ve onun mânevî evlatlarına âittir...

         Bu fermân, zaman zaman yenilenmiştir. 

         Ali Semerkandî, 1457 târihinde, 137 yaşında iken Çamlıdere'de vefât etti. Türbesi Çamlıdere kabristanının ortasında bulunmaktadır.

Editöre Yazın